Köylüler tarafından düşmanca karşılandık.
- We got a hostile reception from the villagers.
Düşmanca bir ortamda hayatta kalmak için bir insan doğaçlama yapabilmeli ve azimli olabilmeli.
- To survive in a hostile environment, one must be able to improvize and be tenacious.
Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
- I see that I am surrounded by hostile faces.
Köylüler tarafından düşmanca karşılandık.
- We got a hostile reception from the villagers.
İki ülke birbirine muhalif.
- The two countries are antagonistic to each other.