Sihirbazlık gösterisi bugün harikaydı.
- The magic show was awesome today.
Gerçek bir canlı sihirbazlık gösterisi izlemek ister misin?
- Do you wanna see a real live magic show?
Ona büyü yapacağım ve bir kurbağaya çevireceğim.
- I'll use magic on him and turn him into a frog.
S.Jobs Disney'e büyüyü geri getirebilir mi?
- Can S. Jobs bring back the magic to Disney?
Kız, sihir gibi kayboldu.
- The girl vanished like magic.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Tom ve Mary birlikte Pulpit Rock'tan paraşütle atladılar. Kısa ama büyülü bir deneyimdi.
- Tom and Mary have jumped together from Pulpit Rock with a parachute. It was a short but magical experience.
Onu öpmek büyülü, unutulmaz bir andı.
- Kissing her was a magical, unforgettable moment.
Pek çok eğlenceli sihirli hileler bilir.
- He knows many amusing magic tricks.
Tom birkaç sihirli hileler bilir.
- Tom knows a few magic tricks.