far on in life or time

listen to the pronunciation of far on in life or time
Английский Язык - Турецкий язык

Определение far on in life or time в Английский Язык Турецкий язык словарь

advanced
{s} ileri

O ileri düzey bir Esperanto dersi alıyor. - He is taking an advanced course in Esperanto.

O, Boston'dayken Tom'un ileri sınıflarından birine öğretmenlik yapacağım. - I'm going to teach one of Tom's advanced classes while he's in Boston.

advanced
ileri düzeyde
advanced
(Ticaret) geliştirilmiş
advanced
(Bilgisayar) gelişmiş ileri
advanced
(Ticaret) tekamül ettirilmiş
advanced
{f} ileri git
advanced
{f} ilerle

Ordu nehir boyunca yavaşça ilerledi. - The army slowly advanced across the river.

Ordu düşmanın üzerine ilerledi. - The army advanced on the enemy.

advanced
öne al/ilerle
advanced
{f} ileri git: adj.gelişmiş
advanced
{f} ilerle: adj.gelişmiş
advanced
{s} modern
advanced
{s} öncü
advanced
{s} ilerlemiş

Onun ilerlemiş yaşı onun bir iş bulmasını engelliyor. - His advanced age prevents him from getting a job.

advanced
{s} gelişmiş

Onların cihazı son derece gelişmiş. - Their equipment is extremely advanced.

Bu ülkenin askerî gücü çok gelişmiştir. - The military power of this country is very advanced.

Английский Язык - Английский Язык
advanced
far on in life or time

    Турецкое произношение

    fär ôn în layf ır taym

    Произношение

    /ˈfär ˈôn ən ˈlīf ər ˈtīm/ /ˈfɑːr ˈɔːn ɪn ˈlaɪf ɜr ˈtaɪm/
Избранное