Ben peri masallarına inanmıyorum.
- I don't believe in fairy tales.
O, bir peri rolünü oynadı.
- She acted the part of a fairy.
Güzel beyaz elbisesi içinde bir peri gibi görünüyordu.
- She looked like a fairy in her beautiful white dress.
Çocukken pamuklu şekerin ve bulutların benzer olduklarını düşünürdüm.
- When I was a kid, I used to think that fairy floss and clouds were alike.
Çocuklar peri masallarını severler.
- Children like fairy tales.