Nasıl bakacaksın arkadaşının yüzüne?
- Come guarderai in faccia il tuo amico?
Ben ona yüzüne karşı tekrar bakamayacağım.
- Non sarò mai più capace di guardarlo in faccia.
Yüzüne gülecek kadar dost sandığın kişiler, aslında arkandan konuşacak kadar yüzsüzler.
- Quelli che credi abbastanza amici da riderti in faccia, in realtà sono abbastanza sfacciati da parlarti dietro le spalle.
Ben ona yüzüne karşı tekrar bakamayacağım.
- Non sarò mai più capace di guardarlo in faccia.
Onlar yüz yüze durdu.
- Ristettero faccia a faccia.
Yüzüne gülecek kadar dost sandığın kişiler, aslında arkandan konuşacak kadar yüzsüzler.
- Quelli che credi abbastanza amici da riderti in faccia, in realtà sono abbastanza sfacciati da parlarti dietro le spalle.
Nasıl bakacaksın arkadaşının yüzüne?
- Come guarderai in faccia il tuo amico?
Show me where Puerto Rico is on the map.
- Mi faccia vedere dov'è Puerto Rico sulla cartina.