O mevcut yasaları görmezden geldi.
- He ignored the existing laws.
Araba kazaları ile ilgili mevcut yasa değişiklikler gerektirir.
- The existing law concerning car accidents requires amending.
Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir.
- Keeping existing clients is just as important as finding new ones.
Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir.
- Keeping existing clients is just as important as finding new ones.
İngilizce Q, W ve X harfleri bulunmaktadır.
- The letters q, w and x exist in English.
Hayaletlerin var olduğunu düşünüyorum.
- I think that ghosts exist.
Tom hayaletlerin var olduğuna inanmıyor.
- Tom doesn't believe that ghosts exist.
Bazı Batılılar ruhlarının var olduğuna ve sonsuz yaşama sahip olduklarına artık inanmıyorlar.
- Some Westerners no longer believe that their soul exists and that they have eternal life.
Eğer alkol olmasa, hiç birimiz yaşamayız.
- If it wasn't for alcohol, none of us would exist.
Cennet ve cehennem sadece insanın kalbinde bulunur.
- Heaven and hell exist only in the human heart.
Cennet ve cehennem, insanın kalbinde bulunur.
- Heaven and hell exist in the hearts of man.
Kıt kanaat yaşamaktan usandım.
- I'm sick of this hand-to-mouth existence.
Bu dünyada erkekler zengin olmak için değil, mutlu olmak için var olurlar.
- Men do not exist in this world to become rich, but to become happy.
... with people with pre-existing conditions. That's part of my health care plan. And what ...
... but number one, pre-existing conditions are covered under my plan. Number two, young people ...