Yürütme komitesi onu şirketin başkanlığına atadı.
- The executive committee appointed him the president of the company.
On yedinci saatte yürütmenin durdurulması emredildi.
- A stay of execution was ordered at the eleventh hour.
Yürütme komitesi onu şirketin başkanlığına atadı.
- The executive committee appointed him the president of the company.
Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu.
- An executive council was formed to discuss the new proposal.
Bir sigorta şirketinde bir yönetici.
- He is an executive in an insurance company.
Tom büyük bir demiryolu yöneticisi.
- Tom is a big railroad executive.
Tom tipik idareciniz değil.
- Tom isn't your typical executive.