I don't know who my ancestors are. Our papers got lost during the Flood.
- Ben atalarımın kim olduğunu bilmiyorum. Bizim evraklar Nuh Tufanı sırasında kayboldu.
The spy burned the papers.
- Casus evrakları yaktı.
I put the documents you requested on your desk.
- İstediğin evrakları masana koydum.
I attached my signature to the document.
- Evraka imzamı ekledim.
All you have to do is sign this paper.
- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
I don't know who my ancestors are. Our papers got lost during the Flood.
- Ben atalarımın kim olduğunu bilmiyorum. Bizim evraklar Nuh Tufanı sırasında kayboldu.
The treaty is now a dead letter.
- Antlaşma artık ölü bir evrak.
I checked my briefcase and umbrella in the cloakroom.
- Vestiyerde evrak çantamı ve şemsiyemi kontrol ettim.
The money was stolen from his briefcase.
- Para evrak çantasından çalındı.