evlilikte

listen to the pronunciation of evlilikte
Турецкий язык - Английский Язык

Определение evlilikte в Турецкий язык Английский Язык словарь

evlilik
marriage

I'm surprised that you don't know about their marriage. - Onların evliliklerinden haberin olmamasına şaşırdım.

Marriage is the main cause of all divorces. - Bütün boşanmalarının temel nedeni evliliktir.

evlilik
spousal
evlilik
married

I was disillusioned at his married life. - Ben onun evlilik yaşamına hayal kırıklığına uğradım.

Patterns of married life are changing a lot. - Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.

evlilik
union
evlilik
matrimony
evlilik
connubial
evlilik
conjugal
evlilik
nuptial
evlilik
marriage, wedlock, matrimony; marital, conjugal, married
evlilik
wedlock

Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection. - Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.

Sami was born out of wedlock in Egypt. - Sami evlilik dışı olarak Mısır'da doğdu.

evlilik
marital

I never knew that Tom and Mary were having marital problems. - Tom ve Mary'nin evlilik sorunları olduğunu hiç bilmiyordum.

Layla and Sami was clearly having serious marital difficulties. - Leyla ve Sami açıkça ciddi evlilik güçlükleri yaşıyorlardı.

evlilik
hymen
evlilik
intermarriage
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение evlilikte в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Evlilik
dünya evi
evlilik
Evli olma durumu: "Yağmurun evliliğe uğur sayıldığını aklından geçirdi."- H. Taner
evlilik
Evli olma durumu
evlilikte
Избранное