evlendirme

listen to the pronunciation of evlendirme
Турецкий язык - Английский Язык
giving in marriage
marrying off
marrying off, giving in marriage
evlendirme dairesi
registry office
evlendirme dairesi
register office
evlendirme memurluğu
register office
evlendirme memurluğu
registry office
evlendirme dairesi
registry office, register office
evlendirme dairesi
registry
evlendirme dairesi marriage office, Brit
registry office
evlendirme memurluğu
registry office, register office
evlendirme memuru
official who performs and registers civil marriages
evlendirme memuru
(Kanun) registrar of marriages
evlendirme memuru
registrar
evlendirmek
give in marriage
evlendirmek
unite
evlendirmek
splenius
evlen
marry

According to this magazine, my favorite actress will marry a jazz musician next spring. - Bu dergiye göre, en sevdiğim aktris önümüzdeki ilkbahar bir caz müzisyeniyle evlenecek.

If only she would marry me. - Keşke benimle evlense.

evlen
{f} wedding

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

evlen
get married

Really? I thought she'd be the last person to get married. - Gerçekten mi? Onun evlenecek son kişi olduğunu düşünüyordum.

One hundred and fifty thousand couples are expected to get married in Shanghai in 2006. - Yüz elli bin çiftin, 2006 yılında Shanghai'da evlenmesi bekleniyor.

evlen
{f} wedded
evlen
got married
evlen
{f} wed

How are your wedding plans coming? - Evlenme planlarınız nasıl geliyor?

Shark fin soup is commonly served at Chinese weddings and banquets. - Köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.

evlen
{f} married

He married a Canadian girl. - O, Kanadalı bir kızla evlendi.

Lisa Lillien is married to Dan Schneider. - Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.

evlendirme memuru
marriage officer
evlendirmek
pair off
evlendirmek
wed
evlendirmek
marry

She wants to marry her daughter to a doctor. - Kızını bir doktorla evlendirmek istiyor.

Would you want your daughter to marry a guy like me? - Kızını benim gibi bir adamla evlendirmek ister misin?

evlendirmek
yoke
evlendirmek
marry off
evlendirmek
splice
evlendirmek
pair
evlendirmek
mate
evlendirmek
tie
evlendirmek
match
evlendirmek
to marry off, to give in marriage
evlendirmek
espouse
Турецкий язык - Турецкий язык
Evlendirmek işi
Evlendirmek
yapmak
Evlendirmek
evermek
evlendirmek
Evlenmesini sağlamak
evlendirme
Избранное