Every door in the house is locked.
- Evdeki her kapı kilitlidir.
You can't have lost your coat in the house.
- Ceketini evde kaybetmiş olamazsın.
She has lunch at home.
- Öğle yemeğini evde yedi.
If it rains tomorrow, I will stay at home all day.
- Eğer yarın yağmur yağarsa, bütün gün evde kalacağım.
If it rains tomorrow, I will stay at home all day.
- Eğer yarın yağmur yağarsa, bütün gün evde kalacağım.
She has lunch at home.
- Öğle yemeğini evde yedi.
I stayed indoors because it rained.
- Yağmur yağdığı için evde kaldım.
People were told to stay indoors because of the violence in the streets.
- İnsanlara sokaklardaki şiddet nedeniyle evde kalmaları söylendi.
I want to stay in the house.
- Evde kalmak istiyorum.
I think I want to stay in the house.
- Sanırım evde kalmak istiyorum.
At least being sick gives you the perfect excuse to stay home and watch movies.
- Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.
Tom likes to stay home and read books on weekends.
- Tom hafta sonlarında kitap okumak için evde kalmaktan hoşlanır.