Tom circled the block looking for a place to park.
- Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.
We formed a circle around the teacher.
- Öğretmenin etrafında bir daire oluşturduk.
The English language surrounds us like a sea.
- İngiliz dili bir deniz gibi etrafımızı sarıyor.
We've got the house surrounded.
- Evin etrafını çevirttik.