entrüstet

listen to the pronunciation of entrüstet
Немецкий Язык - Турецкий язык
öfkeli, hiddetli
Английский Язык - Турецкий язык

Определение entrüstet в Английский Язык Турецкий язык словарь

disgusted
bizar
disgusted
iğrenmek
enraged
kızdırılmış
disgusted
İğrenmiş, nefret etmiş, bıkkın, bezgin
disgusted
nefret et(mek)
enraged
kızgın
enraged
kızmış
disgusted
nefret et

Tom ve Mary birbirinden nefret etmişti. - Tom and Mary were disgusted with each other.

disgusted
{s} bıkkın

Tom bıkkın görünüyordu. - Tom seemed to be disgusted.

Tom bıkkın görünüyordu. - Tom seemed disgusted.

disgusted
(sıfat) iğrenmiş, nefret etmiş, bıkkın, bezgin
disgusted
{s} iğrenmiş

İğrenmiştim ve hayal kırıklığına uğramıştım. - I'm disgusted and disappointed.

Tom yere düşen biraz yiyeceği yediğinde Mary iğrenmiş görünüyordu. - When Tom ate some food that had fallen on the floor, Mary looked disgusted.

disgusted
{s} nefret etmiş

Tom ve Mary birbirinden nefret etmişti. - Tom and Mary were disgusted with each other.

disgustedly
bezgince
disgustedly
bıkmış olarak
enraged
{s} kuduruk
enraged
{s} öfkeli
enraged
(sıfat) kızdırılmış, kuduruk, çileden çıkmış, öfkeli
Немецкий Язык - Английский Язык