His motorcycle is the latest model.
- Onun motosikleti en son model.
She is singing the latest popular songs.
- En son popüler şarkıları seslendiriyor.
The activists were last seen in a remote, forested corner of Brazil.
- Aktivistler en son Brezilya'nın uzak, ormanlık bir köşesinde görüldüler.
At last, he realized his error.
- En sonunda hatasını anladı.
When was your most recent dental appointment?
- En son diş randevun ne zamandı?
This dictionary isn't the most recent version.
- Bu sözlük en son sürüm değil.
His motorcycle is the latest model.
- Onun motosikleti en son model.
She knows a lot about the latest fashions.
- O, en son modalar hakkında çok şey biliyor.
This is the very last thing I can do for you.
- Bu senin için yapabileceğim en son şeydir.
Tom finally agreed to let Mary in on the secret.
- Tom en sonunda Meryem'e sırrı vermeyi kabul etti.
We finally have you where we want you.
- Biz en sonunda sana bizim seni istediğimiz yerde sahibiz.