duyulmamalı

listen to the pronunciation of duyulmamalı
Турецкий язык - Английский Язык
should be
duy
heard

We heard the boy playing the violin. - Çocuğun Keman çaldığını duyduk.

Never have I heard anyone say a thing like that. - Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.

duy
(Elektrik, Elektronik) lamp base
duy
lamp socket
duy
point

We'd all be interested in your point of view. - Bakış açına hepimiz ilgi duyardık.

duy
female connector
Duy
light socket
duy
snout
duy
receptacle
duy
socket
duy
(electric light) socket
duy
holder
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение duyulmamalı в Турецкий язык Турецкий язык словарь

duy
Elektrik ampulünün takıldığı yivli yer
duy
Elektrik ampulünün takıldığı bakır veya pirinçten yivli yer
duyulmamalı
Избранное