Yağmur yüzünden gelemedim.
- I wasn't able to come because of the rain.
Posta grev yüzünden ertelendi.
- The mail is delayed because of the strike.
Ben, bir trafik sıkışıklığı nedeniyle toplantıya geç kaldım.
- I was late for the meeting because of a traffic jam.
Kötü hava nedeniyle, şehir gezisi düşünceleri terk edildi.
- Because of the bad weather, any thought of sight-seeing in the city was abandoned.
Gürültüden dolayı uyuyamıyoruz.
- We can't sleep because of the noise.
Hastalıktan dolayı partiye gidemedim.
- I could not go to the party because of illness.