Определение double- в Английский Язык Турецкий язык словарь
- <span class="word-self">doublespan>
- çift
Bu ülkede adalet biraz çifte standartlıdır: fakirlerin adaleti ve zenginlerin adaleti.
- Justice in this country is a bit of a double standard: there is the justice of the poor and the justice of the rich.
Bu kelimenin bir çift anlamı var.
- This word has a double meaning.
- <span class="word-self">doublespan>
- iki misli yapmak
- <span class="word-self">doublespan>
- iki kişilik
İki kişilik bir odan var mı?
- Do you have a double room?
İki kişilik bir oda ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book a double room.
- <span class="word-self">doublespan>
- ikiye katlamak
Altın parçalarını ikiye katlamak istiyor musun? Ne demek istiyorsun?
- Do you want to double your gold pieces? What do you mean?
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
- We'll have to double our budget for next year.
- <span class="word-self">doublespan>
- duble
Garson, bana bir duble getir.
- Waiter, bring me a double.
Tom duble bir çizburger yedi.
- Tom ate a double cheeseburger.
- <span class="word-self">doublespan>
- çifte
Bu ülkede adalet biraz çifte standartlıdır: fakirlerin adaleti ve zenginlerin adaleti.
- Justice in this country is a bit of a double standard: there is the justice of the poor and the justice of the rich.
Bir çifte standart var.
- There's a double standard.
- <span class="word-self">doublespan>
- dublör
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} iki kat
O miktarın iki katını yemeliler.
- They need to eat double that amount.
Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.
- The number of employees doubled in ten years.
- <span class="word-self">doublespan>
- iki misli
- <span class="word-self">doublespan>
- ikişerli
- <span class="word-self">doublespan>-acting
- iki taraflı çalışan
- <span class="word-self">doublespan>-acting
- çift etkili
- <span class="word-self">doublespan>-armed
- çift kollu
- <span class="word-self">doublespan>-barrelled
- iki anlamlı
- <span class="word-self">doublespan>-barrelled
- çift namlulu
- <span class="word-self">doublespan>-beam
- çift huzmeli
- <span class="word-self">doublespan>-check
- tekrar kontrol etmek
- <span class="word-self">doublespan>-check
- iki kere denetlemek
- <span class="word-self">doublespan>-current
- çift akımlı
- <span class="word-self">doublespan>-cut file
- çapraz dişli eğe
- <span class="word-self">doublespan>-date
- (iki çift) birlikte gezmek
- <span class="word-self">doublespan>-decker
- iki katlı otobüs
- <span class="word-self">doublespan>-dutch
- zırva
- <span class="word-self">doublespan>-dutch
- anlaşılmaz yazı/konuşma
- <span class="word-self">doublespan>-edged
- iki ağızlı
- <span class="word-self">doublespan>-edged
- iki tarafı keskin
- <span class="word-self">doublespan>-edged
- çift ağızlı
- <span class="word-self">doublespan>-ended
- iki ucu bir olan
- <span class="word-self">doublespan>-faced
- ikiyüzlü
- <span class="word-self">doublespan>-faced
- iki taraflı (kumaş)
- <span class="word-self">doublespan>-fed
- çift beslemeli
- <span class="word-self">doublespan>-glaze
- çift cam takmak
- <span class="word-self">doublespan>-glazing
- çift cam
- <span class="word-self">doublespan>-handed
- hilekâr
- <span class="word-self">doublespan>-headed
- çift başlı
- <span class="word-self">doublespan>-header
- iki lokomotifle çekilen tren
- <span class="word-self">doublespan>-jointed
- iki eklemli
- <span class="word-self">doublespan>-jointed
- çok oynak mafsallı
- <span class="word-self">doublespan>-lock
- çift kilit vurmak
- <span class="word-self">doublespan>-park
- arabayı yolun ortasında bırakmak
- <span class="word-self">doublespan>-precision
- çifte kesinlikli
- <span class="word-self">doublespan>-quick
- çok hızlı
- <span class="word-self">doublespan>-quick
- çok çabuk yürümek
- <span class="word-self">doublespan>-quick
- jet gibi
- <span class="word-self">doublespan>-quick
- çabuk yürüyüş
- <span class="word-self">doublespan>-sided
- çift taraflı
- <span class="word-self">doublespan>-sided
- çift yüzlü
- <span class="word-self">doublespan>-stage
- çift evreli
- <span class="word-self">doublespan>-stage
- çift aşamalı
- <span class="word-self">doublespan>-threaded
- çift vida dişli
- <span class="word-self">doublespan>-tongued
- özü sözü bir olmayan
- <span class="word-self">Doublespan>-precision floating-point number
- (Bilgisayar) Çift duyarlıklı ondalıklı sayı
- <span class="word-self">doublespan>-bank
- Bisiklet, motosiklet vs ile ikinci bir kişiyi taşımak
- <span class="word-self">doublespan>-barreled
- İki amaçlı
- <span class="word-self">doublespan>-barreled
- Çift anlamlı
- <span class="word-self">doublespan>-barreled
- Çift namlulu
- <span class="word-self">doublespan>-barreled
- Çifte soyadlı
- <span class="word-self">doublespan>-converter
- çift dönüştürücü
- <span class="word-self">doublespan>-cross
- aldatmak
- <span class="word-self">doublespan>-crosser
- Aldatan, ihanet eden, kazık atan, dolandıran
- <span class="word-self">doublespan>-crossing
- çift kapısı
- <span class="word-self">doublespan>-decker
- çift katlı otobüs
- <span class="word-self">doublespan>-digit
- çift haneli
- <span class="word-self">doublespan>-edged sword
- Aynı zamanda hem faydalı/lehte hem de zararlı/aleyhte olabilecek şey ya da durum
- <span class="word-self">doublespan>-ended paper fastener
- Çift üçlü kağıt raptiyesi
- <span class="word-self">doublespan>-glaze
- çift sır
- <span class="word-self">doublespan>-jointed
- oynak eklemli
- <span class="word-self">doublespan>-ought buckshot
- bir saçma cinsi
- <span class="word-self">doublespan>-pitched roof
- çift eğimli çatı
- <span class="word-self">doublespan>-purpose
- İki farklı amaç için kullanılabilen
- <span class="word-self">doublespan>-reed pipe
- çift dilli düdük
- <span class="word-self">doublespan>-storey
- İki katlı, çift katlı
- <span class="word-self">doublespan>-stranded
- çift sarmal
- <span class="word-self">doublespan> down
- 1. Bahsi iki katına çıkarmak2. bir şeyi iki kat artırmak
- <span class="word-self">doublespan> section
- Çift bölmeli
- i <span class="word-self">doublespan> dare you
- sen yap ben de yaparim!
- i <span class="word-self">doublespan> dare you
- yap da görelim
- bend <span class="word-self">doublespan>
- belini bükmek
- <span class="word-self">doublespan>
- ikiyle çarpmak
- <span class="word-self">doublespan>
- (Bilgisayar) çifte çift
- <span class="word-self">doublespan>
- (Turizm) iki kişilik oda
- <span class="word-self">doublespan>
- dolandırıcı
- <span class="word-self">doublespan>
- (Bilgisayar) çift duyarlıklı kayan nokta
- <span class="word-self">doublespan>
- çift porsiyon
- <span class="word-self">doublespan>
- iki katına çıkarmak
- <span class="word-self">doublespan>
- (Bilgisayar) çift kesinlikli kayan nokta
- <span class="word-self">doublespan>
- hilekar
- <span class="word-self">doublespan>
- çiftlemek
- <span class="word-self">doublespan>
- bükülmek
- <span class="word-self">doublespan>
- ikilemek
- <span class="word-self">doublespan>
- (Bilgisayar) ikiye katla
2020 yılına kadar şehrimizin nüfusu ikiye katlanmış olacak.
- By the year 2020, the population of our city will have doubled.
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
- We'll have to double our budget for next year.
- <span class="word-self">doublespan>
- katmerli
- <span class="word-self">doublespan>
- aldatma
- <span class="word-self">doublespan>
- ikiz
İkizler eğlenceyi ikiye katlıyor.
- Twins double the fun.
- <span class="word-self">doublespan>
- (Gıda) çift ölçü
- <span class="word-self">doublespan>
- aldatmak
- <span class="word-self">doublespan>
- iki katı
Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.
- The number of employees doubled in ten years.
Nüfus son beş yıl içinde iki katına çıkmıştır.
- The population has doubled in the last five years.
- <span class="word-self">doublespan> bind
- (deyim) iki arada bir derede kalma
- <span class="word-self">doublespan> chin
- insanda gerdan
- <span class="word-self">doublespan> click
- (Bilgisayar) çift tıklamak
- <span class="word-self">doublespan> peak
- (Bilgisayar) çift zirve
- <span class="word-self">doublespan> ring
- (Denizbilim) çatallı halka
- <span class="word-self">doublespan> row
- çift sıra
- <span class="word-self">doublespan> up
- (Denizbilim) doblin almak
- <span class="word-self">doublespan>
- iki katına çıkartmak
- <span class="word-self">doublespan>
- duble (içki)
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki katına çıkar
Tarifeyi iki katına çıkarmamalıydım.
- I shouldn't have doubled the recipe.
Tom'un bir yıl içinde yatırımını iki katına çıkardı.
- Tom doubled his investment in a year.
- <span class="word-self">doublespan>
- iki kere
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} eş, benzer, aynı; ikiz: Ayşe so resembles her mother that she could be her double. Ayşe annesine o kadar
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} benzer
- <span class="word-self">doublespan>
- hile
- <span class="word-self">doublespan>
- bir oktav daha alçak ses veren
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} bükmek
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} ikinci işte çalışmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {s} iki yüzlü
Sen iki yüzlüsün ve bu problem.
- You are double-faced and this is the problem.
- <span class="word-self">doublespan>
- çift çift
- <span class="word-self">doublespan>
- katlı
İkizler eğlenceyi ikiye katlıyor.
- Twins double the fun.
Londra'yı ziyaret ettiğimizde kent genelinde çift katlı bir otobüse bindik.
- When we visited London, we rode a double-decker bus across the city.
- <span class="word-self">doublespan>
- bükülmüş
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} katlamak
Altın parçalarını ikiye katlamak istiyor musun? Ne demek istiyorsun?
- Do you want to double your gold pieces? What do you mean?
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
- We'll have to double our budget for next year.
- <span class="word-self">doublespan>
- çift,v.iki katına çıkar: adj.çift
- <span class="word-self">doublespan>
- iki kat etmek
- <span class="word-self">doublespan>
- eş
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} dublörlüğünü yapmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} katlanmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki enstrüman çalmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} koşar adım gitmek
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} yumruğunu sıkmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki rolü birden oynamak
- <span class="word-self">doublespan>
- kıvırmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki ile çarpmak
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} ikili oynamak
- <span class="word-self">doublespan>
- kat
Onun geliri, emekli olduktan sonra iki katına çıktı.
- His revenue doubled after retirement.
Senin kitabın benimkinin boyutunun iki katı kadar.
- Your book is double the size of mine.
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} ikili bahis
- <span class="word-self">doublespan>
- (Askeri) İKİLEME ARIZASI: Yarı otomatik bir silahta, tek atım yapılması istendiği halde, kendiliğinden ateşlenmiş ikinci atım
- <span class="word-self">doublespan>
- {s} iki anlamlı
- <span class="word-self">doublespan>
- (Tekstil) 1. çift 2. katlamak
- <span class="word-self">doublespan>
- iki
Mevcut tek oda iki kişiliktir.
- The only room available is a double.
Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
- We'll have to double our budget for next year.
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} kopya
- <span class="word-self">doublespan>
- (Tıp) İkiye katlanmış
2020 yılına kadar şehrimizin nüfusu ikiye katlanmış olacak.
- By the year 2020, the population of our city will have doubled.
Dünya nüfusu o kadar hızlı bir şekilde artıyor ki, kırk yıl içerisinde ikiye katlanmış olacak.
- The population of the world is increasing so rapidly that it will be doubled within forty years.
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} eğilmek
- <span class="word-self">doublespan>
- briç kontr
- <span class="word-self">doublespan>
- oyun
Tom'la teniste çiftli oyun oynamaktan hoşlanıyorum.
- I enjoy playing doubles with Tom.
- <span class="word-self">doublespan>
- tiyatro
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki yle çarpmak
- <span class="word-self">doublespan>
- iki misli olmak
- <span class="word-self">doublespan>
- edged compliment iğneli kompliman
- <span class="word-self">doublespan>
- çi
Çifte park etmişsiniz.
- You're double-parked.
Müsait olan tek oda bir çift kişilik.
- The only room available is a double.
- <span class="word-self">doublespan>
- aynı
- <span class="word-self">doublespan>
- {i} koşar adım
Buradan koşar adım çıkın.
- Get out of here on the double.
- <span class="word-self">doublespan>
- {s} ikili
Sami ikili bir hayat yaşıyordu.
- Sami was living a double life.
Tom ikili bir hayat sürdü. Birbirleriyle ilgili hiçbir şey bilmeyen iki ailenin babasıydı.
- Tom led a double life. He was the father of two families who knew nothing about each other.
- <span class="word-self">doublespan>
- {f} iki katına çıkmak