Tom, Mary'nin bütün lokmaları yemeyeceğini umuyor.
- Tom hopes that Mary won't eat all the donuts.
Tom Mary'nin gözlemesinden küçük bir lokma aldı.
- Tom took a tiny bite of Mary's donut.
Bir tatlı çörek yiyorum.
- I am eating a doughnut.
Tom ikinci fincan kahveyi içti ve bir çörek daha yedi.
- Tom drank a second cup of coffee and ate another doughnut.
Bir tatlı çörek yiyorum.
- I am eating a doughnut.
Annem biz onları sevdiğimizden dolayı kahvaltı için bize tatlı çörek hazırlar.
- My mother often prepares us doughnuts for breakfast because we love them.
These donut holes are delicious!.
... important that a lot of people have been focused on is something called the donut hole, and ...