Tom'un ne düşündüğünü dert etme.
- Don't worry about what Tom thinks.
Dert etmeyin. O sizin sorununuz değil.
- Don't worry about it. It's not your problem.
Bu büyük bir anlaşma değil. Onun hakkında endişelenme.
- It's not a big deal. Don't worry about it.
Endişelenmeyin. Size her şeyin iyi olacağını söyledim.
- Don't worry. I told you everything would be OK.
Başkalarının söyledikleri hakkında üzülme.
- Don't worry about what others say.
Köpeğin hakkında üzülme. Ona bakacağım.
- Don't worry about your dog. I'll take care of him.