doing as much as one can

listen to the pronunciation of doing as much as one can
Английский Язык - Турецкий язык
karınca kararınca
as much as
olduğu kadar

Çin'e gidersem, bu mümkün olduğu kadar çok Çince konuşmak amacıyla olurdu. - If I go to China, it would be for the purpose of speaking Chinese as much as possible.

Romanlar geçmişte olduğu kadar çok okunmuyor. - Novels aren't being read as much as they were in the past.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor. - As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much as
kadar çok

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

Mary'nin onu sevdiği kadar çok Tom Mary'yi sevmiyordu. - Tom didn't love Mary as much as she loved him.

as much as
aynı
as much as
bile
Английский Язык - Английский Язык

Определение doing as much as one can в Английский Язык Английский Язык словарь

as much as
to the same extent; up to the desired amount
doing as much as one can

    Расстановка переносов

    do·ing as much as one Can

    Турецкое произношение

    duîng äz mʌç äz hwʌn kın

    Произношение

    /ˈdo͞oəɴɢ ˈaz ˈməʧ ˈaz ˈhwən kən/ /ˈduːɪŋ ˈæz ˈmʌʧ ˈæz ˈhwʌn kən/
Избранное