I finally feel rested.
- Sonunda dinlenmiş hissediyorum.
Tom said he felt rested and was ready to start hiking again.
- Tom dinlenmiş hissettiğini ve tekrar yürüyüşe hazır olduğunu söyledi.
An old man was at rest under the tree.
- Yaşlı bir adam ağacın altında dinleniyordu.
I think you'd better take a rest; you look ill.
- Sanırım dinlensen iyi olur; hasta görünüyorsun.