dilenmemiş

listen to the pronunciation of dilenmemiş
Турецкий язык - Английский Язык
unwished for
dile
{f} wish

She wished she had been born twenty years earlier. - O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

dile
{f} wished

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

Tom wished he had a decent job. - Tom düzgün bir işi olmasını diledi.

dile
invoke
dile
{f} wishing

She sat next to him wishing she were somewhere else. - O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu

I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it. - Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.

dile
verbalized
dile
beg

I am no better than a beggar. - Bir dilenciden daha iyi değilim.

Tom was beginning to wish he had stayed in the navy. - Tom donanmada kalmış olmayı dilemeye başladı.

dile
articulates
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение dilenmemiş в Турецкий язык Турецкий язык словарь

DİLE
(Osmanlı Dönemi) Gönül sahibi
DİLE
(Osmanlı Dönemi) f. Dil, gönül, kalb yürek
dilenmemiş
Избранное