Определение dileğin в Турецкий язык Английский Язык словарь
- dilek
- wish
She sent you her best wishes.
-O, sana en iyi dileklerini gönderdi.
All the best wishes on this wonderful day.
-Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle.
- dilek
- {i} will
I hope your wishes will come true.
-Umarım dileklerin gerçekleşecektir.
I'm afraid that my wishes will not be fulfilled.
-Maalesef dileklerim yerine getirilmeyecek.
- dilek
- request
- dilek
- petition
Would you please sign our petition?
-Lütfen dilekçemizi imzalar mısınız?
Tom signed the petition.
-Tom dilekçeyi imzaladı.
- dilek
- regards
Best regards to your father.
-Babana en iyi dileklerimle.
Please give my best regards to Tom.
-Lütfen Tom'a en iyi dileklerimi iletin.
- dilek
- wishing
- dilek
- desiderative
- dilek
- requisition
- dilek
- entreaty
- dilek
- desire
Desire is a source of discontent. Try to control it.
-Dilek memnuniyetsizlikten kaynaklanır. Bunu kontrol etmeye çalışın.
Desire is a source of discontent. Try to control it.
-Dilek memnuniyetsizlikten kaynaklanır. Bunu kontrol etmeye çalış.
- dilek
- to wish
I want to wish you the best.
-Size en iyi dileklerimi sunmak istiyorum.
- dilek
- the wish
- dilek
- adjuration
- dilek
- wish, desire, request
- dilek
- wish; request
- dilek
- gram. optative (mood)
- dilek
- entreat
Связанные Термины
Определение dileğin в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- dilek
- Bir kimsenin dilediği şey, istek, talep, rica, murat
- dilek
- Kam