She applied what she had learned in class to the experiment.
- O, sınıfta öğrendiğini deneyde uyguladı.
Everybody expected that the experiment would result in failure.
- Herkes deneyin başarısızlıkla sonuçlanacağını bekliyordu.
Dr. Tanaka carried out tests for two years on three hundred rats.
- Dr. Tanaka üç yüz fare üzerinde iki yıldır deneyler gerçekleştirdi.
This very interesting test reveals your professional personality.
- Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
There is an urgent need for experienced pilots.
- Deneyimli pilotlara acil bir ihtiyaç vardır.
Mary is an architect specialized in experimental designs.
- Mary deneysel tasarımlar konusunda uzmanlaşmış bir mimardır.
What did the experimental set-up look like? What was connected to what and how?
- Deneysel kurulum neye benziyordu? Ne neye ve nasıl bağlıydı?
From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
- Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
He is young, but experienced.
- O genç ama deneyimli.
Ben bunun en iyi yol olduğunu tecrübe ile öğrendim.
- Ben bunun en iyi yol olduğunu deneyimle öğrendim.