denemeler

listen to the pronunciation of denemeler
Турецкий язык - Английский Язык
essays

When I was in school, I really hated writing essays. - Okuldayken gerçekten denemeler yazmaktan nefret ederdim.

Why did I hate to write essays? - Neden denemeler yazmaktan nefret ettim?

tries
attempts

Masterpieces are only successful attempts. - Başyapıtlar yalnızca başarılı denemelerdir.

All of my attempts have failed. - Bütün denemelerim başarısız oldu.

deneme
{i} try

Older people are often afraid of trying new things. - Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.

Tom always wants to try something new. - Tom her zaman yeni bir şey denemek ister.

deneme
test

You can use Tatoeba to test yourself. - Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.

The treaty did not ban nuclear tests under the ground. - Antlaşma toprak altındaki nükleer denemeleri yasaklamadı.

deneme
{i} trial

The trial lasted five days. - Deneme beş gün sürdü.

Trial and error is essential to progress. - Deneme yanılma, ilerleme adına çok ehemmiyetlidir.

denemeler arası
(Bilgisayar) between tries wait
deneme
try out
deneme
essay

I have a few essays to write by tomorrow. - Benim yarına kadar yazacak birkaç denemem var.

I had to work on an essay. - Ben bir deneme üzerinde çalışmak zorunda kaldım.

deneme
{i} touch
deneme
experiment

Tom isn't afraid of experimenting. - Tom denemekten korkmuyor.

This experiment is worth trying. - Bu deney denemeye değer.

deneme
{i} go
deneme
{i} fling
deneme
try-out
deneme
taste
deneme
dissertation
deneme
probing
deneme
testing
deneme
experience
deneme
(Bilgisayar) retries
deneme
attempt

Masterpieces are only successful attempts. - Başyapıtlar yalnızca başarılı denemelerdir.

I succeeded in my first attempt. - İlk denememde başarılı oldum.

deneme
(Tıp) run
deneme
essaying
deneme
(Bilgisayar) attempted
deneme
on trial
deneme
shakedown
deneme
{i} practice
deneme
stab
deneme
competition
deneme
probation

You're still in your probation period. - Sen hâlâ deneme sürendesin.

The end of my probation period is nearing. - Benim deneme süremin sonu yaklaşıyor.

deneme
shy
deneme
pilot

Neil Armstrong was a test pilot when he was chosen to be an astronaut. - Neil Armstrong astronot olmak için seçildiğinde deneme pilotuydu.

deneme
crack
deneme
{i} proof

I'm proofreading my essay. - Denememi düzeltmek için okuyorum.

Could you proofread my essay? - Denememi düzeltir misin?

deneme
effort
deneme
bash
deneme
shot

I had to give it a shot. - Denemek zorunda kaldım.

If you haven't driven a bike yet, you should give it a shot. - Henüz bir bisiklet sürmediysen bir denemelisin.

deneme
workout
deneme
study

You might want to try studying in the library. - Kütüphanede çalışmayı denemek isteyebilirsin.

I recommend you try studying a bit harder. - Biraz daha çok çalışmayı denemeni tavsiye ediyorum.

deneme
experimentation
deneme
assay
deneme
whack
deneme
proving
deneme
tentative

Tom and Mary's little girl is starting to take her first tentative steps. - Tom ve Mary'nin küçük kızı ilk deneme adımlarını atmaya başlıyor.

deneme
lit. essay
deneme
experiment, test
deneme
test; shakedown; attempt, try; essay
deneme
(araç) shakedown
deneme
boss
deneme
dissertation#
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение denemeler в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Deneme
prova
Deneme
ese
Deneme
azmun
Deneme
(Hukuk) TECRİB
deneme
Denemek işi, sınama, deneyim: "Bunun deneme olduğunu müdürden başka kimseye söylemediği için, ilk deneme fabrikayı biribirine kattı."- H. Taner
deneme
Herhangi bir konuda yeni ve kişisel görüşlerle bezenmiş bir anlatım içinde sunulan düz yazı türü
deneme
Son biçimini bulmamış, taslak durumunda olan eser: "İlk yazı denemelerim için gazete bulmaya çalışıyorum."- F. R. Atay
deneme
En büyük ustası Montaigne olan yazı türü
deneme
Son biçimi bulmamış, taslak durumunda olan eser
deneme
Denemek işi, sınama, tecrübe
deneme
Herhangi bir konuda yeni ve kişisel görüşlerle bezenmiş bir anlatım içinde sunulan düz yazı türü: "Öykülerimde, denemelerimde beni yazmaya iten yüreğimin taşmasıdır."- N. Cumalı