deliver an attack

listen to the pronunciation of deliver an attack
Английский Язык - Турецкий язык

Определение deliver an attack в Английский Язык Турецкий язык словарь

attack
hücum etmek
attack
saldırı

Düşman bütün gün saldırısına devam etti. - The enemy kept up their attack all day.

Düşman saldırısı şafakta sona erdi. - The enemy attack ceased at dawn.

attack
{i} hamle
attack
{f} tecâvüz etmek
attack
baskın yapmak
attack
yumulmak
attack
bozmak
attack
kriz

Tom bir kalp krizi geçirdi. - Tom had a heart attack.

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı. - When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.

attack
{f} tutulmak
attack
(Askeri) TAARRUZ: Bir hareket yapmak üzere tayyarelerin bir hedefe yaklaşması
attack
(Nükleer Bilimler) kemirme (kimya)
attack
{f} uğraşmak
attack
yakalanma tutulma
attack
{f} taarruz etmek
attack
{f} çatmak
attack
isabet etmek
attack
tutmak
attack
aleyhinde söylemek
attack
{i} çatma
Английский Язык - Английский Язык
attack
deliver an attack

    Расстановка переносов

    de·li·ver an at·tack

    Турецкое произношение

    dîlîvır ın ıtäk

    Произношение

    /dəˈləvər ən əˈtak/ /dɪˈlɪvɜr ən əˈtæk/
Избранное