Mutluluk narin bir çiçektir.
- Happiness is a delicate flower.
Örümcek bahçede narin ağını ördü.
- The spider spun her delicate web in the garden.
O çok hassas bir durumdu.
- That was a very delicate situation.
Dini meseleler hakkında konuşmak hassas bir mevzudur.
- Speaking of religious matters is a delicate issue.
Narin, zarif çiçekler çiçek açmış.
- The delicate, graceful flowers are in bloom.
Fadıl, zarif Leyla'yı acımasız bir dünyadan kurtarmak istedi.
- Fadil wanted to save the delicate Layla from a harsh world.
Ödeme sistemleri narin ve dengesizdir - Nakit daha güvenlidir.
- Payment systems are delicate and unstable - Cash is safer.
Don't put that in with your jeans, it's a delicate!.
Set the washing machine to the delicate cycle.
The negotiations were very delicate.