Tom ağacın altında oturuyor.
- Tom is sitting beneath the tree.
Kurbanların bilinmeyen sayısı moloz altında kalmış olabilir.
- An unknown number of victims may be trapped beneath the rubble.
Tom ve Mary parayı kendi aralarında paylaştılar.
- Tom and Mary divided the money between themselves.
Aralarında gizli bir anlaşma var.
- They have a secret understanding between them.
Parayı kendi aralarında bölüştürdüler.
- They divided the money among themselves.
Kendi aralarında tartıştılar.
- They quarreled among themselves.