dışarıya çıkarmak

listen to the pronunciation of dışarıya çıkarmak
Турецкий язык - Английский Язык
take out
take away
dışarı çık
went out

She went out without saying good-bye. - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.

He neither spoke nor wept, but went out in silence. - O, ne konuştu nede ağladı, sessizce dışarı çıktı.

dışarı çık
gone out

He has gone out for lunch already. - O zaten öğle yemeği için dışarı çıktı.

Mother has just gone out shopping. - Anne az önce alışveriş için dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout
dışarıya çıkarmak
Избранное