Tom iş için uygun çocuktur.
- Tom is the proper boy for the job.
IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu.
- The iPad would be a perfect solution for me if it could properly display web pages with Flash content.
Hadi bunu doğru düzgün yapalım.
- Let's do this properly.
O, iş için doğru kişidir.
- He is the proper person for the job.
Tom ismimi doğru dürüst nasıl telaffuz edeceğini bilmiyor.
- Tom doesn't know how to pronounce my name properly.
Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun?
- Are you brushing your teeth properly?
Bazen iyice anlamak için hata yapmalısın.
- Sometimes you should sometimes make a mistake to be properly understood.