Tom'un hobileri arasında satranç oynamak ve pul biriktirmek var.
- Tom's hobbies include playing chess and collecting stamps.
Benim hobim böcek toplamaktır.
- My hobby is collecting insects.
Bilgi toplamak için aşağıdaki deneyi yaptı.
- They conducted the following experiment to collect the data.
Dünyanın en güzel sanat koleksiyonlarından biri Louvre'da yer almaktadır.
- One of the most beautiful art collections in the world is at the Louvre.
Ona o doğum günü hediyesini almak için biraz para toplayalım.
- Let's collect some money to buy her that birthday present.
Pulları biriktirdiğini bilmiyordum.
- I didn't know you collected stamps.
Düşündüklerimi biriktiremem.
- I can't collect my thoughts.
Japonya'ya bir ödemeli arama yapmak istiyorum.
- I want to make a collect call to Japan.
Japonya'ya ödemeli bir arama yapmak istiyorum.
- I'd like to make a collect call to Japan.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
John Sam'in tam bir müzik koleksiyona sahiptir.
- John has the complete collection of Sam's music.
Dan'ın toplama arabalarla dolu bir garajı vardı.
- Dan had a garage full of collection cars.
Bu evin yağmur suyu toplama sistemi var.
- This house has a rainwater collection system.
Numuneler tüm dünyadaki iki yüz sağlık kurumundan toplanmıştır.
- The samples were collected from two hundred medical institutions all over the world.
Aşağıda açıklanacak veri şu şekilde toplanmıştır.
- The data to be discussed below was collected in the following way.
Oy pusulalarının toplanması on dakika sürdü.
- The collection of the ballots took ten minutes.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
Tyrel'in araştırmasında toplanan bilgi hem yöneticiler hem de eğitimciler için çok değerlidir.
- The data collected in Tyrel's research is of great value both to administrators and to educators.
Tom sakin ve aklı başındaydı.
- Tom was calm and collected.
Tom, baskı altındayken bile soğukkanlı, sakin ve aklı başında.
- Tom's cool, calm, and collected, even under pressure.
Onlar eski gazeteleri toplayarak ve satarak hayatını kazanıyor.
- They earn their living by collecting and selling old newspapers.
Tom pek çok kelebek topladı.
- Tom has collected a great many butterflies.
Tom kahve fincanlarını topladı.
- Tom collected coffee cups.
Pulları toplamada ilgimi kaybetti.
- I lost interest in collecting stamps.
Çocukluğundan beri, John pullar toplamaktadır.
- John has been collecting stamps since he was a child.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
Tom Mary'ye pul kolleksiyonunu gösterdi.
- Tom showed his stamp collection to Mary.
O bana pul kolleksiyonunu gösterdi.
- He showed me his collection of stamps.
Bu eksantrik milyarder dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birini topladı.
- This eccentric billionaire has amassed one of the world's largest art collections.
Dünyanın en güzel sanat koleksiyonlarından biri Louvre'da yer almaktadır.
- One of the most beautiful art collections in the world is at the Louvre.
Fadıl, Rami'yi vurduktan sonra inanılmaz biçimde sakin ve kendindeydi.
- Fadil was amazingly calm and collected after he had shot Rami.
Tom, baskı altındayken bile soğukkanlı, sakin ve aklı başında.
- Tom's cool, calm, and collected, even under pressure.
Tom sakin ve aklı başındaydı.
- Tom was calm and collected.
Tom şu an işsizlik ödeneğini toplamıyor.
- Tom isn't currently collecting unemployment benefits.
O böcekleri toplamakla ilgileniyor.
- He has an interest in collecting insects.
Onun hobisi eski para toplamaktı.
- Her hobby was collecting old coins.
O eski madeni para toplamayı sever.
- He likes collecting old coins.
John Henry collects stamps.
A mortgage company collects a monthly payment on a house.
the riot is so great that it is very difficult to collect what is being said.
Suzanne collected all the papers she had laid out.
He used the day's collect as the basis of his sermon.
The trophies on his wall reminding him of his heyday are now just collecting dust.
I'm a believer, umm, Mr. Bloomberg said before standing silently at the lectern for seven seconds as he collected his thoughts.
Firstly, I continue to base most species treatments on personally collected material, rather than on herbarium plants.
Secondly, I continue to base my concepts on intensive study of a limited suite of collections, rather than superficial study of every packet that comes to hand.
Collection of trash will occur every Thursday.
We have sent your account to collections.
... And in order collect this kind of data, we opened a system ...
... So one purpose in our archive is collect the available ...