cevap vermemek

listen to the pronunciation of cevap vermemek
Турецкий язык - Английский Язык
be irresponsive to
cevap ver
come in
cevap ver
answer for

I answer for her honesty. - Onun dürüstlüğü için cevap veriyorum.

You ought to answer for what you have done. - Yaptıkların için cevap vermelisin.

cevap ver
{f} reply

He didn't reply to my letter. - O, mektubuma cevap vermedi.

I'm sorry that I didn't reply sooner. - Daha kısa sürede cevap vermediğim için üzgünüm.

cevap ver
answered

I called his office again and again, but no one answered. - Onun bürosunu tekrar tekrar aradım fakat kimse cevap vermedi.

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

cevap ver
{f} answer

The quality of higher education must answer to the highest international standards. - Daha yüksek eğitim kalitesi, en yüksek uluslararası standartlara cevap vermelidir.

If the telephone rings, can you answer it? - Eğer telefon çalarsa cevap verebilir misin?

cevap vermeme
irresponsiveness
tenezzül edip cevap vermemek
vouchsafe smb. no answer
cevap vermemek
Избранное