I have tried to discourage him from going abroad. - Onu yurt dışına gitmekten caydırmaya çalıştım.
I have tried to discourage him from going abroad.
Onu yurt dışına gitmekten caydırmaya çalıştım.
I tried to dissuade a friend of mine from getting married. - Benim bir arkadaşımı evlenmekten caydırmaya çalıştım.
I tried to dissuade a friend of mine from getting married.
Benim bir arkadaşımı evlenmekten caydırmaya çalıştım.