Tom işin ehli görünüyordu.
- Tom seemed competent.
Sanırım o işin ehli biridir.
- I think he's a competent person.
Bana çok yetkili bir kişi olduğun söylendi.
- I've been told that you're a very competent person.
Onların her ikisi de çok yetkili hakimler.
- They are both very competent judges.
Biz son derece ustayız.
- We are extremely competent.
Sanırım o yeteneklidir.
- I think he's competent.
O ünlü bir şair ve yetenekli bir diplomattı.
- He was a famous poet and a competent diplomat.