A walk before breakfast is refreshing.
- Kahvaltıdan önce bir yürüyüş canlandırıcıdır.
Esperanto is refreshingly different.
- Esperanto canlandırıcı bir şekilde farklı.
He took an exhilarating walk along the riverside.
- Nehir kenarı boyunca canlandırıcı bir yürüyüş yaptı.
Today has been exhilarating.
- Bugün canlandırıcıydı.
The water was cold but invigorating.
- Su soğuktu ama canlandırıcıydı.