cadde

listen to the pronunciation of cadde
Турецкий язык - Английский Язык
street

The pharmacy is on Fresno Street. - Eczane, Fresno Caddesi'nde.

There is a lot of traffic on that street. - O caddede çok trafik var.

avenue

There was an accident on Fifth Avenue yesterday. - Dün Beşinci Cadde'de bir kaza vardı.

I met her by accident on Third Avenue. - Üçüncü caddede rastlantı sonucu onunla karşılaştım.

road

She helped the old man cross the road. - O, yaşlı adamın caddeyi geçmesine yardım etti.

Jim looked right and left before he crossed the road. - Jim caddeyi geçmeden önce sağa ve sola baktı.

boulevard
drive

The man crossing the street saw the driver who caused the accident. - Caddeyi geçmekte olan adam, kazaya sebep olan şoförü gördü.

Be careful not to drive the wrong way on a one-way street. - Tek yönlü bir caddede ters yönde sürmemeye dikkat edin.

(Bilgisayar) street address
throughway
main road
main road, main street, avenue
main street

I walked along the main street. - Ana cadde boyunca yürüdüm.

The river runs parallel to the main street. - Nehir ana caddeye paralel akar.

highroad
thoroughfare
causeway
cadde adresi
(Bilgisayar) street address
cadde yol rotu
(Otomotiv) street rod
ev-cadde
(Bilgisayar) home street
işlek cadde
thoroughfare
caddeler
streets
Hükümet binasının olduğu cadde
(londra) Whitehall
New york'un güneyinde tekin olmayan bir cadde
Bowery
ana cadde
anacadde
evle cadde arasındaki yol
driveway

I swept the driveway for you. - Senin için evle cadde arasındaki yolu süpürdüm.

geniş cadde
boulevard
iki cadde arasındaki binalar
block
iş-cadde
(Bilgisayar) business street
transit cadde
through street
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) Geniş, işlek, büyük yol. Anayol. şah-rah
Şehir içinde ana yol
ana yol
(Osmanlı Dönemi) HACCE
ana cadde
Şehirde ara sokakların açıldığı geniş yol
cadde
Избранное