I have no more money in my wallet.
- Cüzdanımda daha fazla para yok.
Tom put his wallet on top of the dresser.
- Tom cüzdanını şifoniyerin üstüne koydu.
The man robbed me of my purse.
- Adam benim cüzdanımı soydu.
Paul wasn't with Mary when her purse was stolen.
- Paul Mary'nin cüzdanı çalındığında onunla birlikte değildi.
Tom pulled some bills out of his billfold.
- Tom cüzdanından bazı faturaları çıkardı.