Oraya tek başına gitmeni istemiyorum.
- I don't like your going there by yourself.
Seni burada dışarıda tek başına gördüm ve konuşacak birini isteyebileceğini düşündüm.
- I saw you out here by yourself and thought you might like someone to talk to.
O ağır bavulu kendiniz taşıyabilir misiniz?
- Can you manage to carry that heavy suitcase by yourself?
Ev ödevini kendin mi yaparsın?
- Do your homework by yourself.
Kendi kendine bir kimono giyebilir misin?
- Can you put on a kimono by yourself?
Burada kendi kendine iyi olacağından emin misin?
- Are you sure you'll be alright here by yourself?
Oraya yalnız gitmeyeceksin, değil mi?
- You're not going there by yourself, are you?
Yalnız gitmene izin vermiyorum.
- I'm not letting you go by yourself.
... knock yourself out ...
... in your own life, I think you're limiting yourself ...