buiten

listen to the pronunciation of buiten
Нидерландский Язык - Турецкий язык
-den dolayı
ötede
öte
dış kaynaklı
ötesinde
çıkman
ötesi
dışındaki
dış

Dün camın üzerinden sürmüştüm, ama sadece dış lastiğim hasar gördü. - Gister reed ik door glas, maar alleen mijn buitenband is beschadigd.

O, yurt dışında eğitim gördü. - Hij studeerde in het buitenland.

bunların dışında
dışına
aşarak
dışarısı
dışta
dışarı çıkarma
dışlanmak
dışarıdaki
dış kısım
in dışında
götürmez
ötesine
öteye
dışardan
dışından
dışında

O az önce yurt dışından döndü. - Hij is net vanuit het buitenland terug.

Babasının yurt dışında öldüğü söyleniyor. - Naar men zegt, zou zijn vader in het buitenland overleden zijn.

daha öte
Нидерландский Язык - Английский Язык
outside

It's so hot outside, you could fry an egg. - Het is buiten zo warm dat je een ei kunt bakken.

I'm going outside to play. Are you coming with? - Ik ga buiten spelen. Ga je mee?

beyond
out of

We are out of danger. - We zijn buiten gevaar.

This sentence isn't very interesting out of context. - Deze zin is niet erg interessant buiten zijn context.

outwith