Tomurcuklar patlamaya başladı.
- The buds began to burst.
Su basıncı borunun patlamasına neden oldu.
- The water pressure caused the pipe to burst.
Kalabalıktan muazzam bir tezahürat patladı.
- A mighty cheer burst from the crowd.
Su boruları dondu ve sonra patladı.
- The water pipes froze and then burst.
Kız annesini görür görmez birden ağlamaya başladı.
- Instantly the girl saw her mother, she burst out crying.
Tom birden gülmeye başladı.
- Tom burst out laughing.