Sana konserin sıkıcı olacağını söyledim. Niçin beni dinlemedin?
- I told you the concert was going to be boring. Why didn't you believe me?
Evde kalmak sıkıcıdır.
- Staying at home is boring.
Zaten bildiğin şeyleri tekrarlayarak seni sıkmak istemiyorum.
- I don't want to bore you by repeating things you already know.
Canınızı sıkmak istemiyorum.
- I don't want to bore you.
Canını sıkmak istemiyorum.
- I don't want to bore you.
Tüm öğleden sonra video oyunlarından sıkılmadın mı?
- Do you not get bored of videogames all afternoon?
Mary oyundan sıkılmış gibi görünüyor.
- Mary seems to be bored with the game.
Can sıkıntısı onun en kötü düşmanı.
- Boredom is his worst enemy.
Otistik çocuklar can sıkıntısının ne olduğunu bilmezler.
- Autistic children don't know what boredom is.