Bir gök gürültüsü beni afallattı.
- I was taken aback by a thunderclap.
Şimşek, genelde gök gürültüsünün ardından meydana gelir.
- Lightning is usually followed by thunder.
Uzakta gök gürlediğini duydum.
- I heard it thunder in the distance.
Hava çok sıkıntılı;sanırım kısa süre içinde gök gürleyecek.
- It's so muggy; I think it will thunder in a short while.