Metindeki bütün cümleleri hatırlamaya çalışma, bu neredeyse imkansız.
- Don't try to remember every sentence of the text, it's almost impossible.
Bu metini çevirmek için vaktim yok.
- I don't have time to translate this text.
Taro, Londra'dan bazı İngilizce konuşma ders kitapları ısmarladı.
- Taro ordered some English conversation textbooks from London.
Sınıfta mesajlaşırken yakalandığı için Mary'nin telefonuna el konuldu.
- Mary's phone was confiscated because she was caught texting in class.
İskoçya yünlü tekstili ile ünlüdür.
- Scotland is famous for its woollen textiles.
Babası bir traktör sürücüsüydü ve annesi bir tekstil fabrikasında çalıştı.
- Her father was a tractor driver and her mother worked in a textile plant.