O, uzakta kürek çeken bir teknenin görüntüsünü gördü.
- She caught sight of a rowing boat in the distance.
Adaya düzenli bir tekne servisi yoktur.
- There is no regular boat service to the island.
O suda küçük bir bot ile denize açılıyor.
- He is sailing a little boat on the water.
Nehri bir botla geçeceğiz.
- We'll cross the river in a boat.
Gölde kayıkla dolaşalım isterdim, sadece ikimiz.
- I'd like to float in a boat on the lake, just the two of us.
Kayık gölün dibine battı.
- The boat sank to the bottom of the lake.
Gemi Manş Denizine yaklaşıyordu.
- The boat was approaching the English Channel.
Gemi ile gitmek arabayla gitmekten daha uzun sürüyor.
- Traveling by boat takes longer than going by car.
... fishing boats ambience of the turkish jets at lined up along the toxic harbor ...
... marina for yeltsin excursion boats ...