boş yere

listen to the pronunciation of boş yere
Турецкий язык - Английский Язык
in vain

He tried to make his wife happy, but in vain. - Karısını mutlu etmeye çalıştı fakat boş yere.

She tried in vain not to cry. - Ağlamamak için boş yere çabaladı.

1. in vain. 2. without grounds, without a reason
to no avail
a) in vain b) without a reason
unduly

Tom shouldn't be unduly concerned. - Tom boş yere endişeli olmamalı.

recklessly
for nothing

I got it for nothing. - Ben onu boş yere aldım.

He got the book for nothing. - O, kitabı boş yere aldı.

no end
futilely
fruitless
boş yer
vacancy
boş yere meziyet sayılan taraf
foible
boş yer
blank
boşyere
Nothin
boş yer
room

There's enough room for everybody. - Herkes için yeterli boş yer var.

boş yer
empty space
boş yer
void
boş yer
lacuna
Турецкий язык - Турецкий язык
Boşuna
boş yere
Избранное