Bu çiçekler çiçek açmak üzereler.
- These flowers are just about to bloom.
Kiraz ağaçları çiçek açmaya hazırlanıyor.
- The cherry trees are getting ready to bloom.
Bu çiçekler çiçek açmak üzereler.
- These flowers are just about to bloom.
Bu çiçekler çiçek açmak üzereler.
- These flowers are just about to bloom.
Güller çiçek açmışlar.
- The roses are in bloom.
Parktaki tüm kiraz ağaçları tamamen çiçek açmış.
- All the cherry trees in the park are in full bloom.
Bahçedeki güller tam çiçeklenmişti.
- The roses in the garden are in full bloom.
Laleler şimdi tam çiçekleniyorlar.
- Tulips are in full bloom now.
Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.
- Cold weather keeps many plants from blooming.
Güller çiçek açmışlar.
- The roses are in bloom.
Birçok çiçekler baharda çiçeklenmeye başlar.
- Many flowers start blooming in springtime.
Şeftali ağaçları tam çiçeklenme döneminde.
- The Peach Trees are in their full bloom.
Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.
- Cold weather keeps many plants from blooming.
Birçok çiçekler baharda çiçeklenmeye başlar.
- Many flowers start blooming in springtime.
Birçok çiçekler baharda çiçeklenmeye başlar.
- Many flowers start blooming in springtime.
Turist, arabayla çiçek açan meyve ağaçlarının önünden geçti.
- The tourists drove past blooming fruit trees.
The cherry trees are in bloom.
the rose-red cobalt bloom.
These metallic bodies gradually increasing in volume finally conglomerate into a larger mass, the bloom, which is extracted from the furnace with tongs.
the bloom of youth.
My train's late again. Blooming typical.
... surrounding the news leave bloom with delicate white balls of content ...
... after the initial harvest one must wait for the next few hours to bloom depict ...