Bill and John like to get together once a month to talk.
- Bill ve John konuşmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
Bill and John like to get together once a month to shoot the breeze.
- Bill ve John çene çalmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
Let me save you some time.
- Bir ara seni kurtarayım.
We must get together for a drink some time.
- Bir ara bir içki için buluşmalıyız.
I'll drop in on you sometime in the near future.
- Ben yakın gelecekte bir ara sana uğrayacağım.
Tom told me that I should drop by sometime for a visit.
- Tom bana ziyaret için bir ara uğramam gerektiğini söyledi.