Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

bilgin

listen to the pronunciation of bilgin
Турецкий язык - Английский Язык
scientist
scholar

Leading scholars have been invited to present papers at the conference. - Önde gelen bilginler konferansta bildiri sunmaya davet edilmiştir.

That scholar made a great scientific discovery. - O bilgin büyük bir bilimsel keşif yaptı.

erudite
(isim) Scholar; scientist
longhair
learned man
learned
pundit
bookman
scholar, scientist
savant
bilginler
scholars
Турецкий язык - Турецкий язык
Bilimsel bir konuda çok bilgisi olan (kimse), âlim: "Civarın bilgin hocaları salonda bulunuyordu."- T. Buğra
Bilimsel bir konuda çok bilgisi olan (kimse), âlim
bilimci
Bilginler
ulema
Bilginler
arifan
bilgin
Избранное