biçilen

listen to the pronunciation of biçilen
Турецкий язык - Английский Язык
mowed
past of mow
biçilen tarlada kalan kökler
stubble
orakla bir defada biçilen yer
swath
biç
reap

As you sow, so will you reap. - Ne ekersen onu biçersin.

You reap what you sow. - İnsan ektiğini biçer.

biç
{f} mowed

Tom mowed Mary's lawn for her. - Tom Mary'nin çimenliğini onun için biçti.

The lawn needs to be mowed. - Çimlerin biçilmesi gerekiyor.

biç
mow

Bob charged 3 dollars an hour for mowing lawns. - Bob çimleri biçme için bir saat için 3 dolar ödedi.

Grandmother mows the grass in the garden. - Büyükanne, bahçedeki çimi biçer.

biç
{f} mown
orakla bir defada biçilen yer
swathe
yeniden biçilen değer
reassesment
biçilen
Избранное