Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

beweisen

listen to the pronunciation of beweisen
Немецкий Язык - Турецкий язык
(Gramer) beweist bewies hat bewiesen ispat etmek, ortaya koymak
{bı'vayzın} kanıtlamak, ispat etmek
kanıtlamak, ispatlamak; göstermek, ortaya koymak
v. bı'vayzın kanıtlamak, ispat etmek
ispatlak
ispatla
sağlamasını yapmak
isbat
ispatlamak
kanıtlamak

Hiçbir şeyi kanıtlamak zorunda değilim. - Ich muss überhaupt nichts beweisen.

Bize hiçbir şey kanıtlamak zorunda değilsin. - Du musst uns nichts beweisen.

ispat etmek
tanıtlamak
Английский Язык - Турецкий язык

Определение beweisen в Английский Язык Турецкий язык словарь

demonstrate
{f} gösteri yapmak
demonstrate
{f} ispat etmek
demonstrate
{f} kanıtlamak
demonstrate
{f} göstermek

Mary'nin kirpilerin üstündeki kitabı onun bu hayvanlara sevgisini göstermektedir. - Mary's book on hedgehogs demonstrates her love for these animals.

Bir sonraki problemi tahtada göstermek ister misin? - Would you demonstrate the next problem at the board?

demonstrate
{f} göstererek tanıtmak
demonstrate
{f} ispatlamak
demonstrate
açımlamak
demonstrate
gösteren
demonstrate
gösteri

Öğrenciler, yeni hükümete karşı gösteri düzenlediler. - The students demonstrated against the new government.

Gösterilecek birçok şey var. - There's still a lot to demonstrate.

demonstrate
nümayiş
demonstrate
açıklamak
demonstrate
kullanılışını göstermek
demonstrate
gösteri yapmak/düzenlemek
demonstrate
açıklayarak tanıtmak
demonstrate
ispat et

Öğretmen fikri bir deneyle ispat etti. - The teacher demonstrated the idea with an experiment.

demonstrate
{f} kanıtlamak, ispat etmek: He has demonstrated his loyalty to the firm. Şirkete olan bağlılığını kanıtladı
demonstrate
(örneklerle) kanıtlamak
demonstrate
(fiil) göstermek, örnekle açıklamak, gösteri yapmak; ispat etmek, kanıtlamak, ispatlamak
demonstrate
göster,ispat et
Немецкий Язык - Английский Язык